Thread Rating:
  • 0 Vote(s) - 0 Average
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Hülya Koçyiğit Kimdir? Biyografisi
#1
Oku-1 
   

Hülya Koçyiğit Kimdir? Biyografisi

Hülya Koçyiğit (12 Aralık 1947, İstanbul), Türk sinema, televizyon ve dizi oyuncusudur.[3] 1991 yılında Devlet Sanatçısı seçilmiştir. 1991-1992'de kurucusu olduğu SO-DER'e başkan seçilmiştir. Bu kurumdaki görevini 4 yıl sürdürmüştür ve hâlen yönetim kurulunda görev yapmaktadır. Türkan Şoray, Fatma Girik ve Filiz Akın ile birlikte Yeşilçam'ın dört yapraklı yoncası olarak tasvir edilir.

Hayatı

İlk yılları; 1947-1962

12 Aralık 1947 tarihinde Yenikapı'da annesi 16, babası ise 22 yaşında iken dünyaya gelmiştir. Daha sonra diğer iki kardeşi Feryal ve Nilüfer doğmuştur. 1948 yılında Koçyiğit bir yaşına girdiğinde, ailesiyle birlikte Bağlarbaşı'ndaki bir eve taşındı. Beş yaşına geldiğinde ise, ailesine okula gitmeyi çok istediğini söyledi. Ancak o dönemde çocuklar, okula altı yaşında alınıyordu. Okula kayıt için gittiklerinde okul müdürü, aileye, çocuğun yaşını büyütmek için mahkemeye gidebileceklerini söyledi. Bunun üzerine Koçyiğit'in ailesi, Kadıköy adliyesine gidip yaş büyültmeden okula başvurabilmek için hakimin onayını aldı. Böylece Koçyiğit, okula dönerek kayıt oldu ve beş yaşında ilkokula başladı. Öğrenci olduğu sınıfta dans edip şarkı söyleyerek ilkokul öğretmeninin dikkatini çekti. Böylece müzik öğretmeni, annesine konuyu bildirdi. Koçyiğit'in başarısı üzerine, müzik öğretmeninin ve etraftakilerin beklentisi her geçen gün daha da artmaya başlamıştı. O yıllarda Medrano sirki, İstanbul'un Beşiktaş ilçesine gelmişti. Birinci sınıftayken Hülya Koçyiğit, tüm sınıf arkadaşları ile birlikte sirke gittiğinde bir anda kendini sahnede bulmuş ve müzik eşliğinde dans etmeye başlamıştı. Bu anlar, çevresindekiler tarafından büyük ilgi görmüştü.

Annesinin bir arkadaşı ile gazetede Ankara Devlet Konservatuvarı'nın bale bölümüne öğrenci alınacağını ve bunun için imtihan haberleri açıldığını görür. Annesi haberi okuduğunda Koçyiğit'i imtihanın yapıldığı Galatasaray Lisesi'ne götürür. İki İngiliz karı-koca ve öğretmenlerin jüri olarak bulunduğu sınava yaklaşık 310 kişi katılır. Piyano eşliğinde dans eden öğrencilerin kimi beş kimi on dakika sahne de kalır. Dokuz öğrencinin seçildiği sınavda Hülya Koçyiğit de başarılı olur. Okul Ankara'da olduğu için Koçyiğit'in yatılı olarak okuması gerekir. Fakat bu duruma babası izin vermez. Yine de annesi tarafından büyük bir baskı olunca, Ankara'ya kazandığı bale bölümüne annesi ile birlikte gider. Okulun genellikle küçük öğrencileri 11-12 yaşlarında, büyükler ise 18-19 yaşlarındaydı. Bale bölümünün en küçük öğrencisi olan Koçyiğit ise henüz 7 yaşındaydı. Annesi Ankara'da bir hafta otelde kalmış ve daha sonra İstanbul'a dönmüştür. Hülya Koçyiğit, o dönem konservatuvara giderken bir yandan da ilkokula derslerlerine devam eder. Yaz tatili bitip, üçüncü ders yılı başladığında ise babası Ankara'ya gitmesine izin vermez ve kızı için İstanbul'da bir okul araştırır. Bunun üzerine Koçyiğit, İstanbul'da Atatürk Kız Lisesi'ne yazılmıştır. Daha sonra İstanbul Şehir Tiyatroları'na diğer iki kız kardeşi ile birlikte girer. Bir yandan okula giderken, diğer yandan tiyatroya ve baleye devam eder. Ayrıca Bebek'te bir öğretmenden piyano dersi alır. Buna ek olarak da bir müzik öğretmeniyle müzik çalışır ve hiç boş günü kalmaz. Yeni başladığı okulda, her gün gösteriler düzenlenirken Koçyiğit de gösterilerde genellikle hep rolü alır. Konuştuğu İngilizce aksan, etrafındakiler tarafından çok beğenilir.

Muhsin Ertuğrul, Hülya Koçyiğit'in namını duyar ve şehir tiyatrolarının genel yönetmenine Koçyiğit'ten bahseder. Annesiyle birlikte Koçyiğit, apar topar Muhsin Ertuğrul'un yanına gider. Muhsin Ertuğrul'un arkadaşı Koçyiğit'in annesinin yakını çıkınca Ertuğrul, Koçyiğit'e daha fazla sempati duymaya başlar. Ertuğrul daha iyi eğitim alması gerektiğini bu yüzden Ankara Devlet Konservatuvarı'na gönderilmesinin daha iyi olacağını söyler. Böylece Koçyiğit, tekrar Ankara'ya gider. Bu kez daha büyük ve daha deneyimli olduğu için tiyatro sahnesinde seyircinin karşısına daha iyi bir şekilde çıkar.
Oyunculuk kariyeri; 1963-günümüz

Hülya Koçyiğit ve Erol Taş (1964)

Ankara Devlet Konservatuvarı'nda okurken, iki kız kardeşi de İstanbul Şehir Tiyatrolarında rol alır. Kız kardeşi Nilüfer'i beğenen bir film yönetmeni, filmde oynaması için kardeşine teklif götürür. Koçyiğit'in annesi teklifi kabul eder ve Nilüfer, Hülya Koçyiğit'ten daha önce film projesinde yer alır. Nilüfer'in oynadığı ilk filmin adı Bir Yetim'in Hasreti'dir. Filmin başrollerini Kenan Pars ve Gülistan Güzey paylaşır. Hülya Koçyiğit de kardeşinin rol adlığı ilk filmin setine ziyarete gider ve Gülistan Güzey'le tanışır. Daha sonra Metin Erksan, yeni çekeceği bir film için Nilüfer'e ikinci teklifi götürür. Çocuk Hırsızları adındaki bu filmin çekimleri, yaz tatiline denk gelir. Bu sayede ablası Hülya Koçyiğit de kardeşinin rol aldığı ikinci filmin setini birkaç kere ziyaret eder. Bu dönemde, Şehir tiyatrolarında yönetmen ve seslendirme sanatçısı olan Abdurrahman Palay'ın Muhterem Nur ile birlikte çektiği bir filmin setine konuk olur ve ilk olarak tanıştığı oyuncu Muhterem Nur'dur. Metin Erksan da diğer yaz tatilinde Susuz Yaz adlı filmi çekmeye karar vermiştir. İddialı bir film olacağı söylenen filme yeni bir kadın oyuncu ararken annesi; "Hülya'yı düşünür müsünüz?" der. Yönetmen, Koçyiğit'i yönetmen yanına çağırır ve stüdyoya yollar. Eşarp taktırıp kaşlarını kalınlaştırarak çeşitli pozlarda resimlerini çeker.

Daha önce bir başka yönetmen karşısına çıkmış olmasına rağmen, Memduh Ün'e Koçyiğit'ten bahsedenler olur. Göksel Arsoy'un başrolünde oynayacağı filme de bir de kadın oyuncu aranıyordur. Birkaç tane aday vardır, adayların içinde Filiz Akın da bulunur. Memduh Ün, okula Hülya Koçyiğit'i görmeye gelir ve o anda herkes Koçyiğit'e yardımcı olmuştur. Herkes ona elbiseler giydirir, süslenmesine destek verir ve makyaj yapar. Bir otelin resepsiyonunda Koçyiğit, Memduh Ün ile buluşacaktır. Otele Koçyiğit ile birlikte on kişi gelir fakat onlar kapıda bekler. Koçyiğit ise görüşme için otelin kapısından girer. Memduh Ün, Koçyiğit'i görür görmez hayal kırıklığına uğrar ve uzun uzun baktıktan sonra "çok küçükmüşsün." der. Ancak yine de filme kabul edilir. Aynı yaz Metin Erksan'da onu çağırır ama o da Koçyiğit'i çok küçük bulur. O dönem en popüler sinema-müzik dergisi olan Ses dergisinin düzenlediği bir yarışmaya Metin Erksan tarafından adı yazdırılır. Yarışmaya katılan ve birinci olan kişiyle altı filmde oynaması için sözleşme imzalanacaktır ve kazanan, altı filmde başrol oynayacaktır. Koçyiğit babası ile birlikte, fotoğraflarla Bâb-ı Âli'deki Ses dergisinin binasına gider. İlk elemeleri kazanır. İkinci eleme yetenek sınavı şeklinde olacak ve Şile'de yapılacaktır. Bu sefer Koçyiğit, annesi ile birlikte yarışmaya gider. Yarışmada elemeler başlar ve mayoların giyilmesi istenir. Fakat Koçyiğit, yetenek sınavı diye yanına mayo getirmemiştir ve annesi ile birlikte kiralık mayo verilen bir yer var mı diye ortalıkta dolaşır. "Nereden bulacağız?" diye konuşurken adayların arasından Ajda Pekkan, "Benim yanımda mayo var, ben zaten bikini giyeceğim, mayomu sen giyebilirsin" der. Böylece, Pekkan'ın mayosunu giyerek elemelere katılır. Ajda Pekkan o yıllarda halk arasında son derece tanınmış bir kızdır. Koçyiğit ile arasında sadece bir yaş vardır. Elemeleri Ajda Pekkan kazanır ve birinci olur. Koçyiğit ise yarışmada ikinci olmuştur. Ama yönetmenle anlaşma imzaladığı için hala bir filmde oynama şansına sahiptir. Erkekler arasında ise Yeşilçam'ın büyük oyuncularından Ediz Hun birinci olur.

Koçyiğit, yarışmadan sonra film çekimleri için Bademler Köyü'ne gider. Sanat yönetmeni tarafından filme hazırlanan ve rolüne çalıştırılan Koçyiğit'e, eşarp takılır ve köy kıyafetleri giydirilir. Metin Erksan film için her gün mekana bakarken Koçyiğit, köy ortamına alışmaya çalışır. Çekimler başladığında, Koçyiğit tiyatrodan aldığı eğitimle rolünü en iyi şekilde yapmak ister ve köylü kadın aksanıyla konuşur. Fakat, Metin Erksan bu durumla hiç ilgilenmez çünkü daha sonra stüdyoda filme dublaj yapılacaktır. Filmin çekimleri iki ay sürer ve son sahneler İstanbul'da çekilecektir. Koçyiğit eve dönünce okul hazırlıklarına başlar ama diğer şirketlerle anlaşma imzalar. Bu sebeple de oyunculuk ve okul arasında kalır. Derse gitmeyi de erteler. Sınıf arkadaşlarından olan Salih Güney eve gelip, Koçyiğit'in okulu bırakmaması konusunda babasını ikna etmeye çalışır. Okuldan eve, derslere başlandığı ve Koçyiğit'in bir an önce okula dönmesi için haber yollanır. Koçyiğit okula gitmek ister. Fakat, çok yoğun olduğu için bir seçim yapması istenir ve Koçyiğit, Yeşilçam'ı seçti. Susuz Yaz filminin ardından, basının büyük ilgisiyle karşılaşır. Film dönemin büyük filmlerinden olur ve yurt dışındaki festivallere gönderilir. "Yeni bir yıldız doğuyor" başlığı altında kendisine birçok film teklifi gelie ve Koçyiğit'in profesyonel oyunculuk kariyeri başlamış olur. Oynadığı ilk film olan Susuz Yaz, 1964 yılında Berlin Film Festivali ve Meksika Film Festivali'nde "en iyi film" ödülünü alarak dünya çapında büyük bir başarı gösterir. Koçyiğit, daha önce beyaz perde de izlediği oyuncular ile birlikte kamera karşısına geçmeye başlar. Ayhan Işık'ın çalışma saatleri ve günlerine göre akşam yediden sonra asla çalışmaz. Ancak, gece sahne çekilecekse gündüz istirahat ederek, gece çalışır. Öğle vakti mutlaka mola verir ve öğle yemeği yer. Koçyiğit, Ayhan Işık ile çalışırken mecburen bu kuralları uygular. Ayrıca Koçyiğit, Sadri Alışık ve Fikret Hakan'dan çok şey öğrenir.

Hülya Koçyiğit oynadığı filmlerde genel olarak kendi sesiyle konuşmak, ilk oynadığı filmden itibaren sinemada kendi sesini duymak ister. Fakat o dönem, yalnızca şehir tiyatrolarında sinema ile ilişkisi olan oyuncular kendilerini bir filmde seslendirir. Sadri Alışık, Çolpan İlhan gibi çok az kişi, kendi sesi ile sinemada konuşur. Hülya Koçyiğit de filmlerini kendi seslendirmek için diksiyon dersi alır. Sesi güzel olsa da yönetmenler buna izin vermez. Mısır'dan Türkiye'ye gelen bir işletmeci, Koçyiğit ile birlikte ortak çalışmalar yapmak için Koçyiğit'in birçok filmini izlemiştir. Yatırımcı, Türkan Şoray, Fatma Girik, Filiz Akın ve Hülya Koçyiğit'in filmlerin hepsini izledikten sonra, "Bir şey dikkatimi çekti, bütün oyuncuların hepsi bir sesten konuşuyor, aynı şekilde vurguluyor ve aynı şekilde ağlıyorlar!" demiştir. Hülya Koçyiğit, bu sözü duyduktan sonra "Hürrem Bey, bakın yabancılar bile halimize gülüyor, siz hala direniyor musunuz?" diye tepki gösterir. O dönemde genelde filmlerin dublajı yapılırken, oyuncular başka bir filmin setinde olduğu için dublaj yapmaya zamanları kalmıyordu. Yapımcılar, bu duruma çözüm üretemiyor ve oyuncular da bu duruma kendi kendilerine formüller üretiyorlardı. Oyuncular, "Türkan'ı, Filiz'i ve diğerlerini bari ayrı kişiler seslendirsinler." diye çözüm üretmeye çalışıyor, fakat bu sorun karşısında bir türlü çözüm bulamıyorlardı.

Hülya Koçyiğit, yerli romanların sinemaya uyarlanması için çok çaba sarf etmiş ve Kerime Nadir, Muazzez Tahsin Berkand, Esat Mahmut Karakurt, Halide Edib Adıvar ve Peride Celal gibi sanatçıların eserlerinin sinemaya uyarlanmasına katkıda bulunmuştur. Romanlardan sinemaya uyarlanan filmler çok iyi neticeler elde etmiştir. Bir dönem roman kahramanlarını canlandırdıktan sonra, Kezban (1968), Kezban Roma'da (1970) ve Kezban Paris'te (1971) serisinde Kezban karakterini canlandırır ve canlandırdığı roller arasında en büyük popülariteyi Kezban karakteri ile yakalar. Kezban, Anadolu'dan gelen ve taşralı olduğu için ezilen, horlanmış, kendi kendini eğiterek zengin olmuş bir karakterdir. Daha sonra Koçyiğit, farklı filmlerde oynamıştır. Kırmızı Fener Sokağı adlı filmde sokak kızı İmra'yı canlandırdığında, seyirci hemen filme tepki göstermiş ve film hiç tutmamıştır. Sonra Ediz Hun'un annesi rolünü oynamayı kabul etmiştir. Daha sonra, farklı yönetmenlerle farklı roller arayışına girmiştir. O dönem, genellikle Orhan Aksoy ile çalışıyordu. Roman uyarlamalarını ve aşk filmlerini onunla birlikte çekiyordu. Farklı filmlerde farklı roller almak isteyen Koçyiğit, sinemada on yıldan sonra senaryo yazma ve yönetmenlik yapma yetkisine sahip olacaktı. Erman Film'in lokomotif oyuncusuydu. Başka firmalarla da çalışıyordu fakat, yılda sadece altı film çekiyordu. Lütfi Ömer Akad ile çalışmayı çok istemesi sonucunda yönetmen ile Düğün (1973), Gelin (1973) ve Diyet (1975) üçlemesini çekmiştir. Bir de Gökçe Çiçek (1972) filmini çekmiştir. Daha sonra, ağırlıklı olarak Şerif Gören ile çalışmıştır. Şerif Gören ile birlikte, Evlidir Ne Yapsa Yeridir (1978), Almanya Acı Vatan (1979), Firar (1984), Kurbağalar (1985) gibi önemli filmlerde çalışmıştır. 1970'li yıllarda Kadir İnanır, Tarık Akan ve benzeri dönemin yeni oyuncularıyla perde karşısına geçmiştir. 1980'li ve 1990'lı yıllarda ise 1960 ve 1970'lere aksine daha az filmde rol almıştır. Kızı Gülşah Soydan (Alkoçlar), 1970'li yıllarda çocuk oyuncu olarak sinema filmlerinde yer almıştır.

Televizyon kariyeri

Televizyonla ilk kez 1980'li yıllarda TRT 1'de Nezihe Araz ve Selim İleri'nin metinlerini hazırladığı Hanımlar Sizler İçin adlı bir kuşak programına katılmakla başlamıştır. Programda iki saat süreyle kadınlara yönelik eğitici bölümleri olan çeşitli skeçleri canlandırmıştır. Çeşitli kadın karakterleri canlandırdığı program yaklaşık bir yıl sürmüştür. Programda Konya'da içkili bir restoran işleten kadın gibi ilginç karakterleri canlandırmıştır. Canlandırdığı kadınlar içinde Macide Öğretmen karakteri öne çıkmıştır. Özel kanallar açıldıktan sonra Show TV'de bir haber programı teklifi almıştır. Hayata dair şeyler, özel haberler olacak, konuları siz seçeceksiniz denilince Koçyiğit anlaşmayı kabul etmiştir. Eğitimde çocuk, çalışan çocuk, ailesinden şiddet gören çocuk, hasta çocuk gibi konular araştırılmıştır. Son Çare adlı programın ekibi, daha önce Fatma Girik ile birlikte bir program yapmıştır. Zamanla program çocuklarla kalmayıp genişleyince, çaresiz olan tüm insanların sorunlarına değinmiştir. Bir süre sonra Hülya Koçyiğit, sağlığını kaybetmiş ve boyun fıtığı olmuştur. Doktorların önerisi ile programı bırakmıştır. Fakat bu iki yıl sürmüştür, programın sonlarına doğru boyunlukla dolaşmaya başlamıştır. Programdan sonra Cihan Ünal ile birlikte TRT 1'de yayınlanan Nisan Yağmuru adlı dizide başrol oynamıştır. Dizi bitince Erdal Özyağcılar ile birlikte Mihriban adlı dizide başrol oynamıştır. Bir sonraki dizisinde ise Türkan Şoray, Filiz Akın, Fatma Girik ve Nevra Serezli ile birlikte 1980'li yılların ortasında TRT 1'de yayınlanmış yabancı Altın Kızlar adlı dizinin yerli versiyonu olan aynı isimli Altın Kızlar (2009) adlı dizide oynamıştır. Aynı zamanda Koçyiğit Murat Evgin'in Şehit klibinde Anne rolünü canlandırmıştır.

Siyasi kariyeri

Kariyerinde hiç siyaseti düşünmese de, Anavatan Partisi'nden Turgut Özal'ın başdanışmanı olan Adnan Kahveci kendisini aramıştır ve şunları söylemiştir; "Beni paçalarımdan çekiyorlar, ben kendimi uçurumdan aşağıya denize doğru uçarken buluyorum. Madem gidiyorum, o zaman yanımda güvenebildiğim insanlar olsun istiyorum. Denizde boğulmadan yüzmeliyim.Sizin de aday olmanızı istiyorum. Hemen gelebilir misiniz?"[kaynak belirtilmeli] Bu konuşmanın olduğu zaman Hülya Koçyiğit, Kuşadası'nda tatildeydi. Konuşma bittiğinde eşi Selim "sen yaparsın." dedi. Aday olmaya istekliydi fakat o dönemde ANAP ile ilgili çok iyi izlenimler olmadığı için geri adım atıyordu. Turgut Özal ile birlikte bir-iki saatlik bir konuşmanın ardından Özal, Dünya'dan Melina Merkuri'nin örneğini vererek "Milletvekili olmak sizin göreviniz." demiştir. Koçyiğit, ailesinden destek almıştır. Böylece kararını vererek İzmir 3. bölgeden İzmir'den aday olmuştur. Fakat 141 oyla seçilememiş,[kaynak belirtilmeli] üçüncü olmuştur.

Hülya Koçyiğit günümüzde AK Parti'ye yakınlığıyla bilinmektedir.[4]

Hülya Koçyiğit, 2018 yılında Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 24 Haziran seçimlerinin ardından oluşturulan Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Politikaları Kurulu'na üye olarak atanmıştır. Kurulda ayrıca Orhan Gencebay, Murat Bardakçı, Alev Alatlı, Prof. Dr. Mehmet Çelik, Prof. Dr. İskender Pala, Prof. Dr. Ümit Meriç gibi isimler yer almaktadır.[5],[6],[7]

HAKKINDA

Doğum 12 Aralık 1947 (75 yaşında)
Kuzguncuk, Üsküdar, İstanbul, Türkiye
Meslek Oyuncu
Etkin yıllar 1963–günümüz
Evlilik Selim Soydan (e. 1968)
[1][2]
Çocuk(lar) Gülşah Alkoçlar
Etkilendikleri Sadri Alışık, Fikret Hakan, Çolpan İlhan

Özel hayatı

Hülya Koçyiğit, o dönem Fenerbahçe'de futbol oynayan Selim Soydan ile 5 Temmuz 1968 tarihinde evlendi.[1][2] Bu evliliğinden 24 Nisan 1969 tarihinde Gülşah adında bir kızı doğdu.[8][9] Hülya Koçyiğit'in Neslişah ve Aslışah adlarında iki torunu vardır. Kızı Gülşah küçük yaşlarda birkaç sinema filminde rol almıştır. Koçyiğit bir süre şarkıcılık da yapmıştır. Oyuncu Engin Altan Düzyatan, Hülya Koçyiğit'in torunu Neslişah Alkoçlar ile evlenmiştir.[10]

Filmografisi

Filmleri

    1963: Susuz Yaz[2]
    1963: Genç Kızlar[3]
    1963: Şaşkın Baba[4]
    1964: Adalardan Bir Yar Gelir Bizlere[5]
    1964: Affetmeyen Kadın[6]
    1964: Ahtapotun Kolları[7]
    1964: Aslan Marka Nihat[8]
    1964: Ayşecik Çıtı Pıtı Kız[9]
    1964: Bir İçim Su[10]
    1964: Döner Ayna[11]
    1964: Hepimiz Kardeşiz[12]
    1964: Katilin Kızı[13]
    1964: Kavga Var[14]
    1964: Keşanlı Ali[15]
    1964: Plajda Sevişelim
    1964: Son Tren[16]
    1964: Taşralı Kız[17]
    1964: Vurun Kahpeye[18]
    1965: Aşk ve İntikam
    1965: Dudaktan Kalbe
    1965: Hıçkırık
    1965: Hülya
    1965: İki Yavrucak
    1965: Kadın İsterse
    1965: Lafını Balla Kestim
    1965: Nazar Değmez İnşallah
    1965: Posta Güvercini
    1965: Serseri Aşık
    1965: Sevgili Öğretmenim
    1965: Sevgim ve Gururum
    1965: Tehlikeli Adımlar
    1965: Uzakta Kal Sevgilim
    1965: Yalancı
    1965: Yıldızların Altında
    1966: Aşk Mücadelesi
    1966: Damgalı Kadın
    1966: Denizciler Geliyor
    1966: Dertli Gönüller
    1966: Dişi Düşman
    1966: İntikam Ateşi
    1966: Karanlıklar Meleği
    1966: Kaderde Birleşenler
    1966: Kıskanç Kadın
    1966: Kumarbazın İntikamı
    1966: O Kadın
    1966: Ölmek mi yaşamak mı
    1966: Seni Seviyorum
    1966: Siyahlı Kadın
    1966: Vahşi Sevda
    1966: Yiğit Yaralı Olur
    1967: Çıldırtan Dudaklar
    1967: Deli Fişek
    1967: Hırçın Kadın
    1967: Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
    1967: Gül Ağacı
    1967: Kardeş Kavgası
    1967: Ringo Gestapoya Karşı
    1967: Parmaklıkların Arkasından
    1967: Samanyolu
    1967: Seni Affedemem
    1967: Söyleyin Genç Kızlara
    1967: Utanç Kapıları
    1967: Yağmur Çiselerken
    1967: Üvey Ana
    1967: Yanık Kalpler
    1967: Yaralı Kuş
    1968: Cemile
    1968: Kadın Asla Unutmaz
    1968: Hicran Gecesi
    1968: Funda
    1968: Dağları Bekleyen Kız
    1968: Kırmızı Fener Sokağı
    1968: Kara Sevda
    1968: Sevemez Kimse Seni
    1968: Kezban
    1968: Sarmaşık Gülleri
    1968: Sus Kimseler Duymasın
    1968: Vahşi bir erkek sevdim (film)
    1968: Yalan Yıllar
    1968: Yasemin'in Tatlı Aşkı
    1969: Boş Çerçeve
    1969: Ölmüş Bir Kadının Mektupları
    1969: Kınalı Yapıncak
    1969: Kızıl Vazo
    1969: Kızım ve Ben
    1969: Sen Bir Meleksin
    1969: Uykusuz Geceler
    1969: Yarın Başka Bir Gündür
    1970: Güller ve Dikenler
    1970: Kezban Roma'da
    1970: Kalbimin Efendisi
    1970: Saadet Güneşi
    1970: Seven Ne Yapmaz
    1970: Söz Müdafaanın
    1970: Sürtük
    1970: Yaralı Ceylan
    1970: Zeyno
    1971: Adını Anmayacağım
    1971: Bebek Gibi Maşallah
    1971: Beklenen Şarkı
    1971: Beyoğlu Güzeli
    1971: Bütün Anneler Melektir
    1971: Kezban Paris'te
    1971: Hayatım Senindir
    1971: Senede Bir Gün
    1971: Severek Ayrılalım
    1971: Sezercik Yavrum Benim
    1971: Son Hıçkırık
    1971: Üç Arkadaş
    1971: Yağmur
    1971: Yarın Ağlayacağım
    1971: Vefasız
    1972: Azat Kuşu
    1972: Gökçe Çiçek
    1972: Kaderimin Oyunu
    1972: Sev Kardeşim
    1972: Sezercik Aslan Parçası
    1972: Tanrı Misafiri
    1972: Zehra
    1973: Aşkın Zaferi
    1973: Düğün
    1973: Hayat Bayram Olsa
    1973: Gelin
    1973: İki Bin Yılın Sevgisi
    1973: Rabia
    1973: Siyah Gelinlik
    1973: Yeryüzünde Bir Melek
    1974: Çirkin Dünya
    1974: Diriliş
    1974: Diyet
    1974: El Kapısı
    1974: Sokaklardan Bir kız
    1975: Bir Araya Gelemeyiz
    1975: Gülşah
    1975: Çirkef
    1975: İşte Hayat
    1976: Gülşah Küçük Anne
    1976: Şoför
    1977: Sensiz Yaşayamam
    1977: İstasyon
    1978: Evlidir Ne Yapsa Yeridir
    1979: Almanya Acı Vatan
    1981: Herhangi Bir Kadın
    1982: Gazap Rüzgarı
    1983: Derman
    1984: Firar
    1984: Yavrularım
    1985: Kurbağalar
    1986: Dikenli Yol
    1987: Bez Bebek
    1988: Gece Dansı Tutsakları
    1988: Pononte Fener
    1989: Hiçbir Gece
    1989: Karılar Koğuşu
    1991: Bir Kadın
    2001: Şellale
    2003: Hababam Sınıfı Merhaba
    2007: Hicran Sokağı

Televizyon dizileri

    1984: Hanımlar Sizin İçin
    1996: Son Çare
    2000: Nisan Yağmuru
    2002: Mihriban
    2009: Altın Kızlar

Ödüller

Yurt içinde aldığı ödüller

    Çasot Yaşam Boyu Başarı Ödülü
    İstanbul Film Festivali Onur Ödülü
    Ankara Film Festivali Onur Ödülü
    Uçan Süpürge Film Festivali Onur Ödülü
    Siyad Onur Ödülü
    1964: Yılın Kadın Oyuncusu (Turizm Bakanlığı)
    1964: Yılın Kadını (Türk Kadınlar Birliği)
    1969: 6. Altın Portakal Film Festivali - En İyi Kadın Oyuncu Ödülü - Cemile
    1972: 4. Altın Koza Film Festivali - En İyi Kadın Oyuncu Ödülü - "Zehra"
    1973: 10. Altın Portakal Film Festivali - En İyi Kadın Oyuncu Ödülü - Tanrı Misafiri
    1975: 12. Altın Portakal Film Festivali - En İyi Kadın Oyuncu Ödülü - Diyet
    1983: 20. Altın Portakal Film Festivali - En İyi Kadın Oyuncu Ödülü - Derman
    1990: 27. Altın Portakal Film Festivali - En İyi Kadın Oyuncu Ödülü - Karılar Koğuşu
    1991: Türkiye Cumhuriyeti Devlet Sanatçısı unvanı
    1996: Altın Portakal Film Festivali – Yaşam Boyu Onur Ödülü
    2005: 12. Altın Koza Film Festivali - Yaşam Boyu Onur Ödülü
    2010: Sadri Alışık Tiyatro ve Sinema – Sinema Onur Ödülü
    2012: Engelsiz Yaşam Vakfı, Yaşam Boyu Meslek ve Onur Ödülü
    2014: Ankara Uluslararası Film Festivali - "Aziz Nesin Emek Ödülü"
    2014: Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü

Uluslararası festivallerden aldığı ödüller

    1987: Nantes Film Festivali (Fransa) - En Başarılı Kadın Oyuncu - "Kurbağalar"
    1988: Amiens Film Festivali (Fransa) - En İyi Kadın Oyuncu - "Bez Bebek"

Filmlerinin katıldığı festivaller

    Susuz Yaz: Berlin Film Festivali, Meksika Film Festivali
    Gelin: Tahran Film Festivali
    Derman: Çekoslovakya Karlovy Film Festivali, Venedik Film Festivali, Londra Film Festivali, Nantes Film Festivali, Şam Film Festivali (En Büyük Ödülü Aldı), Taşkent Film Festivali
    Kurbağalar: Fransa Nantes Film Festivali (En İyi Kadın Oyuncu Ödülü)


Kaynak ve Dipnotlar

Wikipedia

   

   

   

   

   

   

   





Signing of RasitTunca
[Image: attachment.php?aid=107929]
Kar©glan Başağaçlı Raşit Tunca
Smileys-2
Reply


Forum Jump:


Users browsing this thread: 1 Guest(s)